Erdoğan kendini Abdülhamit'e benzetmekte haklıdır.
Emekçiler, bu topraklara bir kez daha bir "hasta adam" hediye edenlerden hesap soracaktır.
“Rusya ile yaşanmakta olan bu krizin muhtemel boyutlarının neler olacağı en iyimser ve en kötümser senaryoların hepsi detaylı bir şekilde çalışılmış Türkiye'nin atması muhtemel adımlar üzerinde uzun uzun durulmuştur. Ekonomiye etkisi ve Türkiye hangi tedbirleri alır bunları uzun uzun tartışarak bunlarla ilgili bir eylem planı da ortaya çıkarıldı. Ümit ediyoruz ki Rusya ile yaşanmakta olan bu kriz, en kısa zamanda sonuçlanır.” Numan Kurtulmuş, Başbakan Yardımcısı
KOMÜNİSTLERİN YANITIDIR:
Keşke "hasta adam"dan ders alsaydınız
Osmanlı'nın çöküşü uzamış bir çöküştü. Osmanlı bir yüzyıl fazla ayakta kaldı. Çünkü büyük devletler onu nasıl paylaşacaklarına karar veremiyorlardı. Sonunda çöktü, dağıldı.
Avrupa basını Osmanlı için unutulmayan bir benzetme uydurdu: “hasta adam”. Büyük güçler Osmanlı'yı paylaşmak için bekleşirken, onu birbirlerine karşı koruyorlardı. Bu yüzden kendisi de çöküş halinde bir imparatorluk olan Osmanlı, “artık bitti” denilen noktada da yaşamını sürdürdü.
Osmanlı-Rus harbinde, Ruslar bugünkü Yeşilköy'de İstanbul kapılarına dayandı. İngilizlerin Ruslara “İstanbul'a girerseniz müdahale ederiz” tehdidinde bulunması ile Osmanlı onu Ruslara yedirmek istemeyen bir başka düşmanı tarafından kurtarıldı, 1878'de.
Şimdi AKP'nin yeni Osmanlısı, Türkiye'yi aynı noktaya getirmiştir.
Düşmanları, dost bildikleri ve düşmanlığını kazandığı güçler hep birlikte AKP'nin elinde bir korku tüneline dönmüş olan Türkiye'yi darmadağın etmeyip, birbirlerine karşı korumayı tercih etmektedir.
Erdoğan kendini Abdülhamit'e benzetmekte haklıdır.
Onun ve çetesinin anlamadıkları şey, bu ülkeyi 100 yıl sonra yeniden Avrupa'nın hasta adamı haline getirmenin bedelini onlara ödeteceğimizdir.
Emekçiler, bu topraklara bir kez daha bir "hasta adam" hediye edenlerden hesap soracaktır.