Hırsıza hırsız, katile katil demeye devam edeceğimizi söylüyoruz. Birkaç gün içinde bu nedenle aldığımız tepkiler çok çelişkili. Farklı güvenlik ve yargı görevlileri, bu sözlerimizde suç aradı, suç bularak gözaltı yaptı, suç olmadığına karar verdi ya da suç olduğuna hükmederek internet yasağı getirdi!
Komünist Parti üye ve yöneticilerinin de aralarında olduğu binlerce kişi hakkında "Cumhurbaşkanı'na hakaret" davaları açılmış durumda.
Bu davaları Erdoğan'ın avukatları açıyor, üstelik dava bedelleri muhtemelen devlet bütçesinden karşılanıyor.
Davaların dayandırıldığı kanun maddesi ise Anayasa'ya aykırı!
Önce İzmir'de sonra İstanbul'da iki mahkeme baktıkları "Cumhurbaşkanı'na hakaret" davalarında suçlamanın yapıldığı bu maddenin Anayasa'ya aykırılığı konusunda AYM'ye başvurularda bulundular.
Komünist Parti, bu konuyla ilgili geçtiğimiz hafta bir imza kampanyası başlatmıştı. Kimseye "hakaret etmek" gereği duymuyoruz, herkesin yasa önünde eşit olduğunu, "Cumhurbaşkanı'na hakaret" diye ayrı bir suç tanımının yapılmasının yanlış olduğunu savunuyoruz.
Ve en önemlisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın halka ve insanlığa karşı işlediği suçlar konusunda "eleştirilemez" ilan edilmesini kabul etmiyoruz. Eleştiri ve suçlamaların "hakaret" olarak tanımlanıp bastırılmasına izin vermeyeceğiz.
Bu konuda yürüttüğümüz imza kampanyası ile ilgili ilginç gelişmelerle karşılaştık bu hafta.
Bir yerde, imza metni nedeniyle insanlar gözaltına alındı ve mahkemede serbest bırakıldı. 29 Mart Salı günü İstanbul Beşiktaş'ta oldu bu.
Bir yerde, yine gözaltına alınmak üzere karakola götürülenler savcının emriyle gözaltına alınmadan bırakıldılar. Savcı, polise, "yetkinizi aşıyorsunuz, bu metinde hakaret yok" uyarısında bulundu. Bugün, İstanbul Bakırköy'de oldu bu.
Ve yine bugün Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği, www.gerceklergucludur.org sitesini yasaklandı. SoL Haber Portalı'nda bir haber erişime yasaklanırken, el çabukluğu ile haber portalının binlerce haberden oluşan Türkiye haberlerinin tamamına erişim engellendi.
Ortada bir hukuk olsaydı, yaşananların hukuk dışı olduğunu söylerdik.
Görünen o ki, tüm devlet bürokrasisi, emniyet, yargı, iletişim alanlarında yer alan devlet memurları, Erdoğan'ın gücünü tartarak davranıyor. Onun çok güçlü olduğunu düşünenler, olmadık şeyler yapabiliyor. Bu yalana inanmayanlarsa diktatörün siparişlerini yerine getirmiyorlar.
Biz ölçümüzü söyleyelim. Herkes de dikkate alsın:
Gerçekler Erdoğan'dan güçlüdür.
İmza kampanyamızsa devam ediyor: Hırsıza hırsız, katile katil diyoruz
Komünist Parti
Merkez Komitesi
02 Nisan 2016