Haftalık siyasi dergi Boyun Eğme'nin 45. sayısı "'Kandırıldık' diyenler sussun, gerçeği görenler konuşsun" manşetiyle okurlarıyla buluşuyor.
Meydanlarda, duraklarda, iskelelerde, Nâzım Hikmet Kültür Merkezlerinde, Komünist Parti bürolarında okurlara ulaşacak olan dergi, 4 Eylül'de İstanbul'da gerçekleşecek olan "Gericiliğe, emperyalizme, darbecilere boyun eğmeyeceğiz" mitingine özel yer ayırıyor. Miting için yayımlanan 16 maddelik bildirinin tam metninin bulunduğu dergide, Komünist Parti Merkez Komite imzalı bir miting değerlendirmesi de yer alıyor.
Haftanın iç ve dış gelişmelerinin değerlendirildiği dergideki konu, başlık ve yazarlar şöyle:
- AKP ile 'Derin Devlet'in ittifak arayışı (Özgür Şen)
Bölgemizde emperyalizmin aynı anda hem maşalığını, hem akıl hocalığını, hem de çöpçatanlığını yapmaya soyunan AKP, bu suçlarının bir kısmına o zaman da ortak olmuş olanlarla şimdi "milli" cephe oluşturuyor. Utanmasalar kendilerini bir de gerçek Kemalist ilan edecekler. Emperyalizme karşı umudu "derin" destekli olanın vay haline!
- Berlin'de İslamcı Ankara sıkıntısı derinleşiyor (Osman Çutsay)
Yönetenler, sosyal barışın, "İslamcı Türkler" ve tetikleyecekleri saldırgan Alman sağı nedeniyle hızla tarihe karışacağını düşünüyor olabilir. Sosyal barışı bunlarla bağlantılı gerginlik ve kopukluklarla garantiye alamayacaklarını, kriz vurmaya başladığında tıpkı dizginsiz mülteciler gibi, 82 milyonluk ülkenin temellerinin sarsılabileceğini biliyorlar.
- Rusya ile Suriye'de Kürt dansı (Fırat Dağ)
Rusya ile yakınlaşma konularında spekülasyonlar havada uçuşuyor. Türkiye'nin Rusya'dan asıl beklentisi, Rojava'ya sırtını dönmesi. Rusya'nın cihatçı gurplara dönük saldırılarının kesilmeden sürdüğü ve şimdi İran'daki üsten kalkan uçakların da devreye girdiği bir zamanda bu isteği karşılaması için çok neden yok gibi görünüyor.
- En büyük suç örgütü (Kemal Okuyan)
Sermaye sınıfı kendi çıkarlarını her durumda sağlama alıyor. Türkiye'yi tehdit eden işte asıl bu sınıftır. En büyük suç örgütünü, en tehlikeli şebekeyi büyük tekeller oluşturmaktadır. Televizyonda izleyemediğiniz işte bu suç örgütünün itiraflarıdır. 4 Eylül'de Kartal'da bu suç örgütüne karşı da toplanacağız.
- Türk-Rus yumuşaması: Batı 'serin' duruyor (Erman Çete)
AKP Türkiyesi'ni iki tarafından çekiştirenler de, ülkeyi yönetenler de Batı kampından ayrılma gibi bir perspektife sahip değil. Kimsenin buna niyeti olmadığı gibi gücü de yok. Ancak zurnanın öttüğü yer de zaten burası: Zayıflamış ya da öyle bir görüntü vermiş NATO, kimin işine gelir?
- Gökçek'e Ankara'yı dar etmek gerek: Gözümüz üzerinde
Tezcan Karakuş Candan, Ankara'nın yağmacı, görgüsüz, ırkçı ve dinci başkanının her adımda karşısına çıkan kuruluşlardan birinin, Mimarlar Odası Ankara Şubesi'nin yaptıklarını ve Gökçek'le süren mücadeleyi anlattı.
- 28 Şubat: Bir restorasyon denemesi
Türkiye kapitalizminin uluslararası siyasal ve ekonomik ilişkilerinin temel tercihlerini de göz önünde tutan, bu tecihleri geliştimek ve süreç içinde ortaya çıkmış tehditleri bertaraf etmek gibi bir amaca sahip bir girişim: 28 Şubat...
“2011 Şifre skandalı”: ÖSYM Başkanı’nın birinci dereceden sorumlu olduğu ve kurum içindeki cemaat örgütlenmesinin cevap anahtarında oluşturulan şifreli bir düzeni ülke çapında geniş bir gerici öğrenci kitlesine dağıttığı büyük sınav yolsuzluğu. Başbakan yolsuzluğu inkar edip kurumdaki cemaat yapılanmasına sahip çıktı. Gösterilere katılan gençlerin en sık kullandığı slogan da böyle oluştu: Tayyip Amerika’ya, Fethullah’ın yanına.
İndir